‘Eve Dönmenin Yolları’nı okuduktan sonra çok üzüleceksiniz. Çünkü, “Neden Türkiye’de hâlâ böyle roman yazılmadı,” deyip bu üzüntünüzü dile getireceksiniz. Ama mutlulukla devam edeceksiniz; “1973’teki Şili Darbesi’nin çocuklar, o yıllarda büyüyenler üzerindeki etkilerini bu kadar güzel anlatan bir kitap okuduk,” diye. Çünkü çok benzer bir yıkım yaşanmıştı Türkiye’de; işkenceler, kayıplar, yıllar süren mahpuslar, faili meçhuller. Bugün 30’lu ve biraz üstü insanların birçoğunun annesi, babası, dayısı, halası belki dedesi benzer hızardan geçmişti. Zambra 1985’ten, yani Şili darbesinden 8 yıl sonra başlattığı romanında bunu yapıyor. Hem de çocukluk aşkı hikâyesi anlatarak, bugünden. Ağarmış sakallı, sözleri neredeyse ayet gibi ezberlenen birçok yazarın tuğla gibi kitaplarda yapmayı başaramadığını, yüz küsur sayfada yapıyor. Daha en başında bunun bir roman olduğunu söylüyor. Sonra okuduğumuz romanı bize tekrar anlatıyor, neden yazdığını, sözde, izah edeyor. Sonra geri dönüyoruz romana. Yani kurmacadan gerçeğe ve daha da kurmacaya öyle bir geçiyor ki bir kere daha hayran kalıyoruz yalın diline, üslubuna. Katmanlı metin neymiş onu da gösteriyor, iç içe metinlerin çerçevelerinin neredeyse spiral halini aldığı bir illüzyon yaratıyor. ‘Devrim uğruna ölen’ herkese selam ediyor. Ama hiç ölümü olmayanların hep duyduğu tuhaf hissin de altını çiziyor.
Öznur Yalgın, Gazete Duvar, 6 Şubat 2020 Çiyil Kurtuluş’un yeni öykü kitabı “Aramızda bir Bahçe Yakınlığı” Notos Kitap tarafından yayımlandı. Gerektiğinde mizaha, alaycılığa da göz kırpan Kurtuluş, sıkışmışlığın mutsuz damarına rağmen hayatı yeniden, incelikle var etmek isteyen bir tavırla öykülerini sürdürüyor. Öyküler neyi anlatır? Bu fazlasıyla geniş ve bağlamından koparıldığında boşluğa düşen bir soru. Böyle kapsamlı bir …
Emek Erez, Gazete Duvar, 21 Kasım 2019 Bohumil Hrabal’ın Notos Kitap tarafından yayımlanan “Gürültülü Yalnızlık” adlı kitabı her okurun farklı bir bağlam yakalayabileceği çok katmanlı bir metin, benim okumamda etkileyici bulduğum yan yok etmenin hazzı ve sanat yapıtının nasıl olması gerektiğine dair kafamda sorular oluşturması oldu. Şunu biliyoruz ki şen bir dünyada yaşamıyoruz bu nedenle Adorno hâlâ …
Oggito, 9 Nisan 2018 Yazmakla ilgili tek bir endişem var. Bir sabah uyanıp yazmanın artık hayatıma bir anlam katmadığını görmek. Yazma isteğimin içimden sökülüp alınması, yazmayı saçma bulmak. Bu çok ürkütücü… Özlem Akıncı’nın ilk kitabı Ağaçlar Yanıyor uzun çalışılmış öykülerden oluşuyordu. Hak ettiği ilgiyi gördü mü bu ayrıca değerlendirilebilir ama nitelikli bir okur çevresi için …
Ali Artun, e-skop, 19 Mayıs 2017 George Grosz ve John Heartfield, “Sanat Öldü. Yaşasın Tatlin’in Yeni Makine-Sanatı” (1920). Alfred Jarry’nin Kral Übü ve Doktor Faustroll‘la birlikte üç temel eserinden sonuncusu, Süpererkek (Surmâle). Jarry’nin patafizik felsefesi ve edebiyatının finali. Süpererkek romanının kahramanı André Marcueil’in rakibi makinelerdir. Önce bisikletiyle bir yarışa katılır. Yarış, bir lokomotif ile, beş sürücülü bir bisiklet arasındadır ve “Devridaim Besini”nin …
Eve Dönmenin Yolları
Çağlayan Çevik, Bir Paragraf, 20 Mayıs 2013
‘Eve Dönmenin Yolları’nı okuduktan sonra çok üzüleceksiniz. Çünkü, “Neden Türkiye’de hâlâ böyle roman yazılmadı,” deyip bu üzüntünüzü dile getireceksiniz. Ama mutlulukla devam edeceksiniz; “1973’teki Şili Darbesi’nin çocuklar, o yıllarda büyüyenler üzerindeki etkilerini bu kadar güzel anlatan bir kitap okuduk,” diye. Çünkü çok benzer bir yıkım yaşanmıştı Türkiye’de; işkenceler, kayıplar, yıllar süren mahpuslar, faili meçhuller. Bugün 30’lu ve biraz üstü insanların birçoğunun annesi, babası, dayısı, halası belki dedesi benzer hızardan geçmişti. Zambra 1985’ten, yani Şili darbesinden 8 yıl sonra başlattığı romanında bunu yapıyor. Hem de çocukluk aşkı hikâyesi anlatarak, bugünden. Ağarmış sakallı, sözleri neredeyse ayet gibi ezberlenen birçok yazarın tuğla gibi kitaplarda yapmayı başaramadığını, yüz küsur sayfada yapıyor. Daha en başında bunun bir roman olduğunu söylüyor. Sonra okuduğumuz romanı bize tekrar anlatıyor, neden yazdığını, sözde, izah edeyor. Sonra geri dönüyoruz romana. Yani kurmacadan gerçeğe ve daha da kurmacaya öyle bir geçiyor ki bir kere daha hayran kalıyoruz yalın diline, üslubuna. Katmanlı metin neymiş onu da gösteriyor, iç içe metinlerin çerçevelerinin neredeyse spiral halini aldığı bir illüzyon yaratıyor. ‘Devrim uğruna ölen’ herkese selam ediyor. Ama hiç ölümü olmayanların hep duyduğu tuhaf hissin de altını çiziyor.
İlgili Yazılar
İncelikleri kucaklayarak yeni bir anlatı kurmak
Öznur Yalgın, Gazete Duvar, 6 Şubat 2020 Çiyil Kurtuluş’un yeni öykü kitabı “Aramızda bir Bahçe Yakınlığı” Notos Kitap tarafından yayımlandı. Gerektiğinde mizaha, alaycılığa da göz kırpan Kurtuluş, sıkışmışlığın mutsuz damarına rağmen hayatı yeniden, incelikle var etmek isteyen bir tavırla öykülerini sürdürüyor. Öyküler neyi anlatır? Bu fazlasıyla geniş ve bağlamından koparıldığında boşluğa düşen bir soru. Böyle kapsamlı bir …
Gürültülü Yalnızlık: Yok etmenin hazzı
Emek Erez, Gazete Duvar, 21 Kasım 2019 Bohumil Hrabal’ın Notos Kitap tarafından yayımlanan “Gürültülü Yalnızlık” adlı kitabı her okurun farklı bir bağlam yakalayabileceği çok katmanlı bir metin, benim okumamda etkileyici bulduğum yan yok etmenin hazzı ve sanat yapıtının nasıl olması gerektiğine dair kafamda sorular oluşturması oldu. Şunu biliyoruz ki şen bir dünyada yaşamıyoruz bu nedenle Adorno hâlâ …
Özlem Akıncı: “Aradığım hikâyenin okunmaya değer olduğu konusunda ikna olmalıyım.” (Söyleşi)
Oggito, 9 Nisan 2018 Yazmakla ilgili tek bir endişem var. Bir sabah uyanıp yazmanın artık hayatıma bir anlam katmadığını görmek. Yazma isteğimin içimden sökülüp alınması, yazmayı saçma bulmak. Bu çok ürkütücü… Özlem Akıncı’nın ilk kitabı Ağaçlar Yanıyor uzun çalışılmış öykülerden oluşuyordu. Hak ettiği ilgiyi gördü mü bu ayrıca değerlendirilebilir ama nitelikli bir okur çevresi için …
Paris Dada’nın Ataları: Alfred Jarry – Süpererkek ve Makine-İnsan
Ali Artun, e-skop, 19 Mayıs 2017 George Grosz ve John Heartfield, “Sanat Öldü. Yaşasın Tatlin’in Yeni Makine-Sanatı” (1920). Alfred Jarry’nin Kral Übü ve Doktor Faustroll‘la birlikte üç temel eserinden sonuncusu, Süpererkek (Surmâle). Jarry’nin patafizik felsefesi ve edebiyatının finali. Süpererkek romanının kahramanı André Marcueil’in rakibi makinelerdir. Önce bisikletiyle bir yarışa katılır. Yarış, bir lokomotif ile, beş sürücülü bir bisiklet arasındadır ve “Devridaim Besini”nin …